Indicative Mood
Past Perfect Continuous Tense
Türkçe -- Sürekli Geçmişte Bitmiş Zaman
| Past Perfect Continuous -- Negative
| Past Perfect Continuous -- Interrogative
| Past Perfect Continuous -- Negative Interrogative
|
gelmekteydim (gelmekte idim) --
I had been coming |
gelmemekteydim --
I hadn't been coming
Daily Usage Equivalent: gelmiyordum |
gelmekte miydim? -- had I been coming?
| gelmemekte miydim?
-- had I not been coming?
Daily Usage Equivalent: gelmiyor muydum? |
gelmekteydin --
you had been coming
| gelmemekteydin -- you hadn't been coming
Daily Usage Equivalent: gelmiyordun
|
gelmekte miydin? -- had you been coming?
| gelmemekte miydin? -- hadn't you been coming?
Daily Usage Equivalent: gelmiyor muydun?
|
gelmekteydi --
he (she, it) had been coming
|
gelmemekteydi --
he (she, it) had not been coming
Daily Usage Equivalent: gelmiyordu
| gelmekte miydi? --
had he (she, it) been coming?
| gelmemekte miydi? --
hadn't he (she, it) been coming?
Daily Usage Equivalent: gelmiyor muydun?
|
gelmekteydik --
we had been coming |
gelmemekteydik --
we hadn't been coming
Daily Usage Equivalent: gelmiyorduk
|
gelmekte miydik? -- had we been coming?
| gelmemekte miydik? -- hadn't we been coming?
Daily Usage Equivalent: gelmiyor muyduk?
|
gelmekteydiniz --
you had been coming |
gelmemekteydiniz -- you had not been coming
Daily Usage Equivalent: gelmiyordunuz?
|
gelmekte miydiniz? --
had you been coming?
|
gelmemekte miydiniz? -- had you not been coming?
Daily Usage Equivalent: gelmiyor muydunuz?
|
gelmekteydiler --
they had been coming
|
gelmemekteydiler -- they hadn't been coming
Daily Usage Equivalent: gelmiyorlardı
|
gelmekte miydiler? --
had they been coming?
|
gelmemekte miydiler? --
hadn't they been coming?
Daily Usage Equivalent: gelmiyorlar mıydı?
|
Related Examples:
Türkce öğrenmekteydin.
You had been learning Turkish.
-----
Şu kemikleri yiyen köpekler aç görünmektelerdi.
The dogs eating those bones had been looking (had been appearing to be) hungry.
-----
Otomobil temizdi, çünkü onu saatlerce temizlemekteydi.
The car was clean because she had been cleaning it for hours.
-----
Babasi geldiği zaman Petek divanda uyumaktaydı.
Petek had been sleeping on the sofa when her father came in.
-----
Onu unutmaya çalışmaktaydım.
I had been trying to forget her.
-----
Erkek kardeşim bu akşam dans etmekteydi.
My brother had been dancing this evening.
|
Onlarla gelmemekteydi.
He hadn't been coming with them.
Daily Usage Equivalent: Onlarla gelmiyordu.
-----
Oğlunuz derslerine çalışmamaktaydı.
Your son hadn't been studying his lessons.
Daily Usage Equivalent:
Oğlunuz derslerine çalışmıyordu.
-----
Çiftçileri kandırmağa çalışmamaktaydık.
We hadn't been trying to cheat the (local) farmers.
Daily Usage Equivalent:
Çiftçileri kandırmağa çalışmıyorduk.
-----
Bir kaç gün kendimi pek iyi hissetmemekteydim.
I had not been feeling very well (for) several days.
Daily Usage Equivalent:
Bir kaç gün kendimi pek iyi hissetmiyordum.
-----
Çok zamandir dans etmemekteydin.
You hadn't been dancing for a long time.
Daily Usage Equivalent:
Çok zamandir dans etmiyordun.
|
Eve koşmakta mıydık?
Had we been running to the house?
-----
Öğrenciler tekrar tekrar aynı cümleleri mi yazmaktaydılar?
Had the students been writing the same sentences again and again?
-----
Bay Sungar'ın calıştığı fabrikayı bilmekte miydin?
Had you known (been knowing) the factory where Mr. Sungar works?
-----
Nerede oturmakta mıydın?
Where had you been living?
-----
Onun neden ağladığını bilmekte miydin?
Had you known (been knowing) why she is crying?
|
Çiçekleri kesmemekte miydi?
Hadn't she been cutting the flowers?
Daily Usage Equivalent:
Çiçekleri kesmiyor muydu?
-----
Senin için çalışmamakta mıydı? Hadn't she been working for you?
Daily Usage Equivalent:
Senin için çalışmıyor muydu?
-----
Yağmur yağmaya başladığı zaman onlar otomobili tamir etmemekte miydiler?
Hadn't they been repairing the car when it began to rain?
Daily Usage Equivalent:
Yağmur yağmaya başladığı zaman onlar otomobili tamir etmiyorlar mıydı?
-----
Sigara içmemekte miydiniz?
Hadn't you been smoking cigarettes?
Daily Usage Equivalent:
Sigara içmiyor muydunuz?
-----
Neden sen kendi işine bakmamaktaydın?!
Why hadn't you been minding your own business?!
Daily Usage Equivalent:
Neden sen kendi işine bakmıyordun?!
-----
Bana güvenmemekte miydin?
Hadn't you been trusting me?
Daily Usage Equivalent:
Bana güvenmiyor muydun?
-----
Izmire gitmemekte miydik?
Hadn't we been going to Izmir?
Daily Usage Equivalent:
Izmire gitmiyor muyduk?
|